İngilizce Sözlük
compelled, required, forced nedir, compelled, required, forced türkçesi
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
compelled, required, forced ne demek
compelled, required, forced : mecbur
mecbur ile ilgili cümleler
bir şeyi yapmaya mecbur olmak
be obliged to do something
İzmir’e Cuma günü gitmek mecburiyetinde kalırsam ne yapacağımı bilmiyorum.
If I have to go to Izmir Friday, I don’t know what I’ll do.
Gitmek mecburiyetindeydim.
I had to go.
Gitmek mecburiyetindeyim.
I must go.
Gitmek mecburiyetinde miydiler?
Did they have to go?
son yapılan çeviriler
mecbur
ısı iletkenliği katsayısı
patlatma yöntemi
tepkime süresi
ipek gibi
cam boncuk
düzence
otomatik yordam
katot parlaklığı
don gevşemesi
prefabrike öğe
kışkırtıcı
dinamit tıpası
hava sürati
tasarım dayanımı
sokakları süpüren kimse/makine
sayısal hat kesimi
gömülü boy
halk şairi
durumu bozmak